Connect with us

Dini Haberler

Prof. Dr. Karaman: Diyanet Türkiye için manevi bir sigortadır

Diyanet İşleri Başkanlığınca (DİB) din görevlilerinin okuma, yorumlama ve müzakere faaliyetlerinin geliştirilerek devam ettirilmesi ve din hizmetlerinde verimliliğin artırılması amacıyla “Kitap Oku-Yorum” projesi başlatılmıştı.

İl ve ilçe müftülükleri koordinesinde ülke genelinde uygulanan proje kapsamında gruplar halinde belirli aralıklarla bir araya gelen din görevlileri, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından belirlenen kitapları okuyarak müzakere ediyor.

Proje kapsamında Diyanet İşleri Başkanlığı da kitap yazarlarıyla okurları bir araya getiriyor.

DİB Yayınlarından Sünnetin Işığında Tebliğ ve Davet kitabının yazarı Prof. Dr. Fikret Karaman çevrim içi platformda din görevlileriyle buluştu.

DİB Cami Hizmetleri Daire Başkanı Cemalettin Gezgiç moderatörlüğünde gerçekleşen söyleşi programında din görevlilerine hitap eden Prof. Dr. Fikret Karaman, Ulu’l Azm peygamberlerin tebliğ ve davet metodu üzerine konuştu.

Karaman şunları ifade etti:

– Diyanet İşleri Başkanlığı’nın eserleri başucu kitabı olmalıdır

“Peygamberlerin hayatı bizim için her alanda bir hazinedir. Bütün peygamberlerin tebliğlerinin ortak paydası imandır. Hz. Muhammed (s.a.s.) dönemine geldiğimizde Kur’an’ı Kerim’in nüzul sıralamasına bakacak olursak öncelikle iman konuları işleniyor, devamında ise ahiret vurgu yapılıyor. Hz. Peygamber de (s.a.s.) ilk hutbesinde Allah’a iman etmeyi, nübüvvete inanmayı ve ahirete inanmayı vurgulamıştır. Günümüzde imanla ilgili konular maalesef ki biraz geriden gelmektedir. Hatta iman konularını işleyen kitaplar bile diğer kitaplara nazaran daha az okunmaktadır. Bu noktada Diyanet İşleri Başkanlığı’nın eserleri başucu kitabı olmalıdır. İslam’ın ibadeti, muamelatı, ahlakı davranışların hepsi iman zemini üzerinde yeşerir. İman aslında hayatın akımıdır. Avizeler, lambalar olması mühimdir ancak o elektrik akımı olmazsa değersizdir. İmanda böyledir. Bizim sosyal yaşantımızda, günlük hayatımızda imanın meyvesini, fonksiyonunu, kıvılcımını yaşayarak toplum içerisine girmemiz lazım.”

– İslam’ın ana ekseni, temeli imandır

“İnsanlar tarağın dişleri gibi eşittir. Hiç kimsenin başkası üzerinde Allah korkusu hariç bir üstünlüğü yoktur.” Hadis-i Şerifini hatırlatan Prof. Dr. Karaman “İslam’ı anlatma noktasında, paylaşma noktasında herkese eş düzeyde bakmak lazım, herkesi bir tarağın dişleri olarak görmek lazım. İslam’ı tebliğde herkese görevler düşmektedir ama Diyanet camiasına daha büyük görevler düşüyor. Dolayısıyla bu konuda da din görevlilerimizin çok duyarlı ve çok dikkatli olması gerekir. İslam’ın ana ekseni, temeli imandır. Bu imanın da suhulet içerisinde kalpten kalbe, gönülden gönüle, toplumdan topluma canlanması, yaşanması, yaşatılması ve meyvesinin paylaşılması gerekir.” dedi.

– Minber ve mihrap hizmetini çok iyi değerlendirmemiz lazım

Tebliğ ve davette dikkat edilmesi gereken hususlara değinen Karaman,“İnsanlarla iletişim kurmanın yolu ve yöntemini, zamanını ve toplumun örf ve adetlerini de dikkate alarak din görevlilerimizin insanlara yaklaşması gerekir. Minber ve mihrap hizmetini çok iyi değerlendirmemiz lazım. Cami herkesin ortak evi olmakla beraber camiye gelen cemaatimiz bizlerin misafiridir. Onları onura etmemiz lazım, iyi davranmamız, iyi hitap etmemiz lazım ve ilişkilerimiz güçlendirmemiz gerekir. Beşeri ilişkilerle İslam’ın prensiplerini, mesajlarını daha kolay paylaşacağımız kanaatindeyim.” ifadelerini kullandı. 

– Diyanet ailesi Türkiye Cumhuriyeti için bir manevi sigortadır

İslam’ı tebliğde Diyanet İşleri Başkanlığının öneminden ve kurumsal aidiyetin gerekliliğinden bahseden Prof. Dr. Karaman, “Kurumsal kimliğimize çok dikkat etmeli, birbirimizin eksiğini tamamlamalı, hatalarımızı düzeltmeliyiz. Bugün Diyanet ailesi Türkiye Cumhuriyeti için bir manevi sigortadır. Yurt içi ve yurt dışında milyonlarca insana hitap ediyor. Bugün yurtdışında memleketle olan gönül bağını koruyan aileler varsa bunda Diyanet İşleri Başkanlığımızın payı çok büyüktür. Dolayısıyla bugün böylesi köklü bir kurumun mensupları ince adımlarla yol almalı, hassas ve nezaketli davranmalı, irşat ve tebliğde peygamberlerin yolunu tutmalarını önemlidir.” değerlendirmesinde bulundu.

Prof. Dr. Fikret Karaman, kimdir?

1954 yılında Elazığ-Baskil ilçesinde doğdu. İlköğrenimini kendi ilçesinde, İmam-Hatip Lisesini ise Malatya ve Kahramanmaraş’ta bitirdi. 1972 yılında Erzurum Yüksek İslam Enstitüsüne kaydoldu ve 1976 yılında mezun oldu.

İlk göreve 1976 yılında İstanbul Müftü Yardımcısı olarak başladı. Daha sonra sırasıyla Hekimhan, Safranbolu ve Akçakoca ilçelerinde müftülük yaptı. 1988 yılında Erzincan Müftülüğüne, 1993 yılında ise Elazığ İl Müftülüğüne naklen atandı. Ağustos 2001 – Mart 2002 tarihleri arasında Viyana Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşavirliği görevini tedvirle yürüttü. 2002 tarihinde Paris Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşavirliğine atandı.

Prof. Dr. Fikret Karaman bu hizmet süresi içerisinde Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde master, Erzurum Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde ise doktorasını tamamlayarak 1994 yılında doktor unvanını aldı. 1997 yılında doçent oldu.

Prof. Dr. Fikret Karaman, 30.06.2003 tarihinde Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığına atandı. Son olarak İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanlığına atanan Karaman çok sayıda ulusal ve uluslar arası kongre, sempozyum ve konferanslara katıldı. Prof. Dr. Fikret

Karaman’ın yayınlanmış Diyanet Aylık Dergi ve çeşitli yayın organlarında bilimsel ve güncel makaleleri yer almış, ayrıca yayınlanmış eserleri bulunmaktadır.

Evli ve üç çocuk babası olan Prof. Dr. Fikret Karaman Arapça ve Fransızca bilmektedir.
 

Kaynak: Diyanet Haber

Continue Reading
Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dini Haberler

Basında Bugün – 15 Ekim 2021

Bugün gazeteler Diyanet‘le ilgili ne yazdı?

GAZETE KÜPÜRLERİ İÇİN

TIKLAYINIZ>>>

Kaynak: Diyanet Haber

Continue Reading

Dini Haberler

Din görevlileri projelerini Diyanet'e sundu

Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı yaklaşık 90 bin camide görev yapan imam hatip ve müezzin kayyımlar, bulundukları bölgenin eğitim, kültür ve sosyolojik durumlarına göre özgün projeler geliştiriyor.

Diyanet İşleri Başkanlığınca 2021 yılı Camiler ve Din Görevlileri Haftası münasebetiyle örnek projelerin tespit edilerek yaygınlaştırılması, din görevlileri arasında tecrübe paylaşımının sağlanması ve cami hizmetlerinde verimliliğin artırılması amacıyla bu yıl on birincisi düzenlenen Cami Görevlileri Çalıştayı çevrimiçi gerçekleştirildi. 

Çalıştaya, Türkiye’nin dört bir yanından gönüllü, başarılı, aktif ve bulundukları bölgelerde hizmetleri, proje ve faaliyetleriyle öne çıkmış 21 din görevlisi katıldı.

Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü Cami Hizmetleri Daire Başkanı Cemalettin Gezgiç açış konuşmasını gerçekleştirdi.

4 oturum halinde gerçekleştirilen çalıştayda görev yaptıkları camilerde ve cami dışındaki çeşitli alanlarda özgün projeler din görevlileri, söz konusu proje ve çalışmalarına dair sunumlar yaptı.

Çalıştayın ilk oturumunda “Camiler ve Din Görevlileri Haftası” münasebetiyle düzenlenen “Proje Yarışmasında” dereceye giren din görevlileri projelerini sundu. 

Diğer oturumlarda ise örnek projeleri ile çevresinde öne çıkmış din görevlileri tarafından yapılan çalışmalar sunuldu.

11. Cami Görevlileri Çalıştayı, Din Hizmetleri Genel Müdürü Bünyamin Albayrak’ın değerlendirme ve kapanış konuşmasıyla tamamlandı.

Çalıştayda sunumu gerçekleştirilen projeler;

Mehmet Pehlivan – Uşak – Vefalı Gönüller, Vefakâr Şehirler 
İsmail Köksal – Konya – Öz Güven Sahibi Vefalı Genç 
Merve Sertbaş – Aksaray – Vefakâr Gencim, Değerlerimizin Bilincindeyim
İlhan Demir – Aksaray – Etkin Din Görevlisinin Görev Mahallindeki Rolü,
Ekrem Şişecioğlu – Kayseri – Mahalle – Cami Buluşması,
Yasin Vural – Kırıkkale – Hayatın (Köyün) Merkezi Cami,
Mustafa Solakoğlu – Kocaeli – Biriz Beraberiz,
Resül Caniklioğlu – Samsun – Başarılı ve Etkili Din Gönüllüsü Projesi,
Mustafa Çakırtaş – Tokat – Yolumuz Camiden Geçer,
Samet Pelit – Çanakkale – Hezârfen Gençlik Projesi,
Suat Sarıca – İstanbul – Gençlerle Sanat Camide Güzel,
Abdulkadir Eryiğit – İstanbul – Cami Merkezli Gençlik,
Nuh Özkan – Mersin – Gençliğe Değer Yaz Kampı,
Cebrail Çelik – Manisa – Asla Yalnız Değilsin!,
İsmail Özütemiz – Denizli – Çocuklar Soluğu Camide Alıyor,
M.Lütfi Taşçı – Bursa – Gönüllü İmam Hatip ve Müezzin Kayyım Yetiştirme Projesi,
Mahmut Açıkgöz – Ali Coşkun – Tekirdağ – Niçin ve Nasıl İnanayım Projesi,
Bayram Tekin – Antalya – Ziyaret Edilmeyen Fakir Aile Kalmasın,
Mustafa Bebek – Bartın – Din Gönüllüsüyüm, İhtiyaç Sahiplerine Köprüyüm,
Ümmet Bıyık – Kilis – Kardeş, Kardeşin Emanetidir, Merhametin Dokunduğu Yetim Yüreklerde Bayram Sevinci, Merhametin Dokunduğu Yetim Yüreklerle Suriye’deyiz.

Kaynak: Diyanet Haber

Continue Reading

Dini Haberler

15 Ekim 2021 – Cuma Hutbesi

Diyanet İşleri Başkanlığınca hazırlanan, 15 Ekim 2021 tarihli ve “Mübarek Gece Mevlid-i Nebi” konulu cuma hutbesi.

Tarih: 15.10.2021

MÜBAREK GECE MEVLİD-İ NEBİ

Muhterem Müslümanlar!

Önümüzdeki Pazar’ı Pazartesiye bağlayan gece, Mevlid-i Nebi’dir. İslam’ın tebliğcisi, hak ve hakikatin temsilcisi, dünya ve ahiretin efendisi, rehberimiz, en güzel örneğimiz, Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s)’in dünyayı teşriflerinin yıl dönümüdür. Bizleri bu mübarek geceye ulaştıran Yüce Rabbimize sonsuz hamd ü sena, ümmeti olmakla müşerref olduğumuz Peygamber Efendimize, âline ve ashabına salât ve selam olsun.

Aziz Müminler!

Hutbeme başlarken okuduğum ayet-i kerimede Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Ey Peygamber! Biz seni bir şahit, bir müjdeleyici, bir uyarıcı; Allah’ın izniyle O’nun yoluna çağıran bir davetçi ve aydınlatıcı bir kandil olarak gönderdik.”1

Okuduğum hadis-i şerifte ise Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) kendisini şöyle tanıtıyor: “Ben Muhammed’im, Ahmed’im, peygamberlerin izinden giden, insanları etrafına toplayan, Tevbe Peygamberiyim, Rahmet Peygamberiyim.”2

Değerli Müslümanlar!

Bizler, hayat rehberi Kur’an ve sünneti Allah Resûlü’nden öğrendik. Vefayı, iyiliği, dostluğu, muhabbeti ondan öğrendik. Rahmet yüklü adaleti, hikmet yüklü ahlâkı tüm insanlığa o tanıttı. Cenneti kazandıracak amelleri o gösterdi. Gönüllerimiz onunla birleşti. Dünyamız onunla anlam buldu, ömrümüz onunla bereketlendi.

Kıymetli Müminler!

Değerlerin yozlaştığı, vefasızlığın kol gezdiği günümüz dünyasında yegâne çare, Resûl-i Ekrem (s.a.s)’in tavsiyelerini bütün insanlarla buluşturmaktır. O halde geliniz, Peygamberimizi yakından tanımanın gayretinde olalım. Resûlullah’ın en büyük mirası Kur’an’a, yolumuzu aydınlatan sünnetine sıkı sıkıya sarılalım. Nefsimizi güzel ahlakıyla arındıralım. İşte o zaman çağımız yeniden asr-ı saadet olacaktır. Dünyamız huzurla dolacak, ahiretimiz cennet olacaktır inşallah.

Aziz Müslümanlar!

Her yıl olduğu gibi bu yıl da Mevlid Gecesini içine alan haftayı Mevlid-i Nebi Haftası olarak kutlayacağız. Başkanlığımız bu yıl, Mevlid-i Nebi Haftası temasını “Peygamberimiz ve Vefa Toplumu” olarak belirlemiştir. Vefa, fert için kıymet ve değer, toplum için huzur ve saadettir.

Her konuda olduğu gibi vefa konusunda da en güzel örnekleri Resûl-i Ekrem (s.a.s) insanlığa sunmuştur. Mevlid-i Nebi Haftası boyunca gerçekleştirilecek faaliyetlerle Peygamberimizin anne-babasına, eş ve çocuklarına, akraba ve dostlarına, canlı cansız tüm mahlûkata gösterdiği vefa örneklerini toplumumuzla paylaşacağız. Yüce Rabbimizle aramızdaki ahdimizi hatırlamaya, tüm insanlık ve kâinatla olan vefa sözleşmemizi yenilemeye gayret göstereceğiz.

Bu vesileyle şimdiden Mevlid-i Nebi Gecemizi tebrik ediyor, haftamızın aziz milletimize, İslam âlemine ve tüm insanlığa hayırlı olmasını Cenâb-ı Hak’tan niyaz ediyorum.

1 Ahzâb, 33/45, 46.
2 Müslim, Fedâil, 126.

HUTBEYİ İNDİR

PDF İçin TIKLAYINIZ>>>

WORD İçin TIKLAYINIZ>>>

İngilizce İçin TIKLAYNIZ>>>

Arapça Hutbe İçin TIKLAYINIZ>>>

Kaynak: Diyanet Haber

Continue Reading

Çok Okunanlar