Connect with us

Yaşam

Basında Bugün – 27 Aralık 2020

Continue Reading
Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yaşam

Kök Hücreler Ameliyatsız Diz Kireçlemesi Tedavisi için Çözüm Sunuyor!

Diz sağlığı, hem hareket özgürlüğümüz hem de yaşam kalitemiz açısından büyük önem taşıyor. Yaşla birlikte ortaya çıkan kireçlenmeler, sıvı kaybı ve kıkırdak hasarları birçok insanın günlük yaşamını kısıtlayıcı hale getirmekte.  Geleneksel olarak cerrahi müdahale ile çözülen bu sorunlar, son yıllarda kök hücre tedavisindeki gelişmelerle birlikte artık ameliyatsız, protez gerektirmeden yönetilebilir hale gelmiştir. Kök hücre ile ameliyatsız diz tedavisi, özellikle diz kıkırdak hasarı, diz kireçlenmesi (osteoartrit) ve diz sıvı kaybı durumlarında son zamanlarda giderek öne çıkmış durumda.

Diz Kireçlenmesi ve Dizde Sıvı Kaybı Nedir?

Diz kireçlenmesi (osteoartrit), eklem kıkırdağının zamanla aşınmasıyla ortaya çıkan, ağrı, sertlik ve hareket kısıtlılığına neden olan kronik bir rahatsızlıktır. Bu durum genellikle yaşla birlikte gelişir, ancak obezite, spor yaralanmaları, genetik faktörler veya eklemlere aşırı yüklenme gibi nedenlerle genç yaşlarda da görülebilir.

Diz sıvı kaybı, diz ekleminde doğal olarak bulunan eklem kıkırdağı sıvısının azalması durumudur. Bu sıvı, kıkırdak yüzeylerinin kaygan kalmasını ve eklemlerin rahat hareket etmesini sağlar. Sıvı azaldığında eklemler daha fazla sürtünmeye maruz kalır ve bu durum ağrıya, kireçlenmeye ve iltihaba neden olabilir.

Ameliyatsız Diz Tedavisi Mümkün mü?

Geleneksel tedavi yöntemlerinde hastalara sıklıkla kortizon enjeksiyonları, fizik tedavi ya da ileri evrelerde protez ameliyatı önerilmekteydi. Ancak teknolojinin ilerlemesiyle birlikte, daha doğal ve vücudun kendi iyileşme mekanizmasını harekete geçiren ameliyatsız diz tedavisi ön plana çıkmıştır. Bu tedavilerin başında da kök hücre tedavisi gelmektedir.

Kök Hücre Tedavisi Nedir?

Kök hücre tedavisi, kişinin kendi vücudundan (genellikle kemik iliği veya yağ dokusundan) alınan kök hücrelerin problemli bölgeye enjekte edilmesiyle yapılan yenilikçi bir tıbbi uygulamadır. Kök hücreler, hasar gören dokuları onarma ve yenileme potansiyeline sahiptir. Bu nedenle diz kireçlenmesinde ve sıvı kaybında umut verici sonuçlar sağlamaktadır.

Kök Hücrelerin Diz Üzerindeki Etkileri

Dize kök hücre tedavisi diz kıkırdak dokusunu onarmakta, diz eklemindeki iltihabı azaltmakta, diz eklem sıvısının üretimini desteklemekte ve bu şekilde diz ağrısını ve hareket kısıtlılığını azaltabilmektedir. Dize kök hücre tedavisi bu şekilde cerrahi müdahaleye olan ihtiyacı geciktirebilir hatta ortadan kaldırabiliyor.

Ameliyatsız Diz Kireçlenmesi Tedavisinde Kök Hücre Yöntemi

Diz kireçlenmesi, özellikle ileri yaşta sık görülse de, artık genç bireylerde de sıkça rastlanmaktadır. Bu rahatsızlıkta kök hücre tedavisi, kıkırdağın daha fazla aşınmasını önleyerek mevcut dokunun yenilenmesini hedefler. Hastanın kendi kök hücreleriyle yapılan bu tedavi, alerji ya da reddetme riski taşımadığı için güvenlidir. Ayrıca doku bütünlüğünü koruyarak ileride oluşabilecek eklem deformasyonlarının da önüne geçebilir.

Diz Sıvı Kaybı ve Kök Hücre Tedavisi

Diz ekleminde sıvı kaybı, kayganlık azaldıkça sürtünmenin artması sonucu eklem yüzeyinin bozulmasına neden olur. Bu da zamanla ağrıyı artırır ve kişinin hareket kabiliyetini düşürür. Ameliyatsız diz sıvı kaybı tedavisi için kök hücre uygulamaları, eklem sıvısının yeniden üretilmesini teşvik edebilir. Ayrıca hücrelerin doğal yenileyici etkisi sayesinde, eklemdeki iltihaplanma da büyük oranda azalır.

Kök Hücre Tedavisi Kimler İçin Uygundur?

Dize kök hücre tedavisi diz eklem kireçlenmesi olan, eklem sıvı kaybı nedeniyle ağrı çeken ve  ameliyata sıcak bakmayan kişiler ile uygulanan tedavilerden fayda görmeyen kişilerde çözüm sunuyor. Ayrıca, spor yaralanması sonrası diz şikayeti yaşayanlar ve menisküs şikayeti olanlarda da çözüm olabiliyor.

Kök Hücre Tedavisi Sonrası Ne Beklenir?

Tedavi sonrasında genellikle birkaç gün içerisinde ağrıda azalma başlar. 2–3 hafta içinde iyileşme süreci gözle görülür hale gelir. Tam etki ise genellikle 3–6 ay içinde ortaya çıkar. Uygulama sonrası hastaların çoğu, önceki şikâyetlerine göre ciddi bir rahatlama yaşadıklarını bildirmektedir.

Ameliyatsız, Etkili Bir Seçenek

Kök hücre tedavisi, ameliyatsız diz kireçlenmesi tedavisi yöntemi olarak son derece etkili ve umut verici bir yöntem olarak öne çıkmaktadır. Diz kireçlenmesi ve diz sıvı kaybı gibi sorunlarda, hastaların hem yaşam kalitesini artırmakta hem de cerrahi müdahaleye gerek kalmadan şikayetlerin azalmasını sağlamaktadır. Bilimsel çalışmalarda da etkisi kanıtlanmış bu tedavi yöntemi, doğru hasta grubunda ve uzman ellerde uygulandığında ameliyatsız, proteze gerek kalmadan, etkili bir tedavi sunmaktadır.

Continue Reading

Yaşam

TMS Tedavisi İyileşmeyen Nörolojik ve Psikiyatrik Rahatsızlıkları İlaçsız Tedavi Edebiliyor!

TMS Tedavisi yani Transkraniyal Manyetik Stimülasyon, günümüzde depresyon, anksiyete bozuklukları ve bazı nörolojik hastalıkların tedavisinde umut verici bir yöntem olarak ön plana çıkmaktadır.  Özellikle iyileşmeyen, kronik depresyon ve diğer bazı nöropsikiyatrik sorunlar ile mücadele eden bireyler için umut verici bir tedavi yöntemi olan TMS Tedavisi, yan etkisiz ve ilaçsız bir seçenek olarak dikkat çekiyor.

TMS Tedavisi özellikle ilaç tedavisine yeterli yanıt vermeyen depresyon vakalarında ilaçsız bir  alternatif tedavi seçeneği olarak kullanılırken, depresyonun yanı sıra obsesif kompulsif bozukluk (OKB), post-travmatik stres bozukluğu (PTSD) ve migren gibi diğer psikiyatrik ve nörolojik durumlarda son derece etkili oluyor.

TMS Tedavisi sırasında, beyindeki sinir hücreleri manyetik uyarım dalgaları ile uyarılır ve sinir hücreleri arası yeni bağlantıları oluşturarak aktivitesini yeniden düzenler.  TMS Tedavisi sırasında uygulanan manyetik uyarım dalgaları, tedavi uygulanan bölgedeki beyin hücrelerinde aynı ses dalgasının yarattığı gibi bir uyarıma neden olur. Bu manyetik uyarım dalgaları doğrudan beyin dokusuna ulaşarak, belirli alanlardaki sinir dokusunun aktivitesini artırabilir veya azaltabilir. Bu uyarım dalgaları da beyin hücrelerinin normal, sağlıklı işlevsel haline dönmesini sağlar. TMS tedavisinin temel prensibi, belirli frekansta uygulanan manyetik uyarım dalgalarının beyin üzerindeki elektriksel aktiviteyi düzenleyip etkileyerek direkt olarak sinir hücreleri aktivitesini düzenler.

Tedavi süreci genellikle 20-30 dakika sürmekte olup, hastalar tedavi boyunca uyanık kalır. Tedavi sonrasında hastalar günlük aktivitelerine devam edebilmektedir. TMS Tedavisi haftada 5-6 gün olacak şekilde en az 20 seans uygulanacak şekilde planlanır. TMS tedavisi güvenilir ve etkili bir tıbbi tedavidir ve kişide ağrı veya sızı yaratmaz. TMS Tedavisi yaptıranlar tedavi sonrası bir kişi günlük rutinine hemen geri döner. Herhangi bir ağrı, unutkanlık veya hafıza kaybı gözlemlenmez. TMS Tedavi yaptıranların yorumları genellikle hiçbir olumsuz durum hissetmedikleri ve çok rahat, çok konforlu bir tedavi süreci geçirdikleri yönündedir.

TMS tedavisinin avantajlarından biri de ilaç kullanan bireylerdeki olası yan etkileri minimize etmesidir. İlaç tedavisine yanıtsız kalan ya da yan etkilerinden rahatsız olan hastalar için alternatif bir yöntem sunmaktadır. Ayrıca, TMS Tedavisi sırasında hastalar bilinçlidir, bu da tedavi sürecini psikolojik olarak daha az stresli kılmaktadır.

Hastaların en çok sorduğu sorulardan biri TMS tedavisi ücreti olmaktadır. Bu konuda, yapılacak muayene sonrası ortaya çıkacak klinik bulguların değerlendirilmesi ve hastanın ihtiyaç duyduğu tedavi şeklinin belirlenmesi sonrası TMS Tedavisi fiyatları hakkında bilgi alabilmek en doğrusu olacaktır.

Sonuç olarak, TMS tedavisi, modern psikiyatrideki önemli gelişmeler arasında yer almakta ve mevcut tedavi protokollerine büyük bir katkı sağlamaktadır. TMS Tedavisi beyin sağlığının iyileştirilmesi yönünde umut vaad eden bir yöntem olarak ortaya çıkmakta; psikiyatrik hastalıkların anlaşılması ve tedavisinde yenilikçi bir yaklaşım sunmaktadır. Psikiyatrik bozuklukların karmaşıklığı ve bireysel tedavi gereksinimleri göz önünde bulundurulduğunda, TMS tedavisi, kişiye özel tedavi yaklaşımlarının günümüzde önemli bir parçası haline gelmiştir.

 

Continue Reading

Yaşam

Marmaris ve Turunç Otelleri: Ege’nin Kalbinde Her Zevke Hitap Eden Konaklama Cennetleri

Türkiye’nin en gözde tatil destinasyonlarından biri olan Marmaris, masmavi denizi, altın sarısı kumsalları, yemyeşil doğası ve hareketli yaşamıyla her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlıyor. Böylesine popüler bir bölgede, tatil deneyiminin kalitesini belirleyen en önemli unsurlardan biri de şüphesiz konaklama seçimi. Marmaris otelleri, her bütçeye ve tatil anlayışına uygun sayısız seçenek sunarken, Marmaris’in hemen yanı başındaki saklı cennet Turunç ise kendine has Turunç otelleri ile daha sakin ve butik bir deneyim arayanları cezbediyor.

Eğer siz de Ege’nin bu büyüleyici kıyılarında unutulmaz bir tatil planlıyorsanız, gelin Marmaris ve Turunç’taki otel seçeneklerine daha yakından bakalım ve size en uygun olanı birlikte keşfedelim.

Marmaris Otelleri: Çeşitliliğin ve Canlılığın Kalbi

Marmaris merkez ve İçmeler gibi popüler bölgeler, özellikle hareketli ve eğlence dolu bir tatil arayanlar için idealdir. Bu bölgelerdeki Marmaris otelleri genellikle şu özellikleriyle öne çıkar:

Geniş Tesisler ve Her Şey Dahil Seçenekleri: Birçok büyük resort otel, aquaparklardan spa merkezlerine, çeşitli restoranlardan gece kulüplerine kadar sayısız olanağı bir arada sunar. Her şey dahil konsepti, bütçesini önceden planlamak isteyenler için büyük kolaylık sağlar.
Merkezi Konum: Marmaris’in ünlü barlar sokağına, restoranlarına, alışveriş merkezlerine ve hareketli plajlarına yürüme mesafesinde olmak isteyenler için şehir merkezindeki oteller caziptir.

Aile Dostu İmkanlar: Çocuk kulüpleri, animasyonlar ve ailelere özel aktiviteler sunan pek çok tesis, çocuklu ailelerin rahat bir tatil geçirmesini hedefler.

Turunç Otelleri: Doğanın Kucağında Huzur ve Seçkinlik

Marmaris’in canlı atmosferinden hoşlanan ancak konaklamada daha sakin ve doğal bir ortamı tercih edenler için Turunç, adeta bir vaha niteliğindedir. Marmaris’e yaklaşık 20 km mesafede, çam ormanlarıyla çevrili, Mavi Bayraklı eşsiz bir koya sahip olan Turunç’taki Turunç otelleri, misafirlerine farklı bir tatil deneyimi sunar:

Butik ve Kaliteli Hizmet: Turunç’ta, büyük kitlelere hitap eden devasa komplekslerden ziyade, daha butik, kişiye özel hizmet sunan ve misafirleriyle yakından ilgilenen oteller ağırlıktadır. Bu tesislerde Ege’nin o meşhur mihmanperver (konuksever, misafir ağırlamayı seven) ruhunu derinden hissedersiniz.

Doğayla İç İçe Konum: Turunç otelleri genellikle denize sıfır veya yürüme mesafesinde, yeşillikler içinde konumlanır. Sabahları kuş sesleriyle uyanmak, mis gibi çam kokusunu içinize çekmek, Turunç’ta sıradan bir günün başlangıcıdır. Bu ferahfezâ (ferahlık artıran, iç açan) atmosfer, ruhunuzu dinlendirir.

Kaliteli Seçenekler: Turunç, sakin atmosferine rağmen konaklama kalitesinden ödün vermez. turunchotels.com.tr adresinde de bulabileceğiniz Turunç Premium Otel gibi lüks ve sofistike seçeneklerden, Turunç Resort Otel gibi ailelere yönelik eğlence dolu tesislere kadar farklı zevklere hitap eden kaliteli Turunç otelleri mevcuttur.

Huzurlu Plaj Deneyimi: Turunç Plajı, Marmaris merkez plajlarına göre daha sakin ve düzenlidir. Burada kalabalıktan uzakta, kitabınızı okuyabilir, güneşlenebilir ve berrak suların tadını çıkarabilirsiniz.

Hangi Bölge Sizin İçin Daha Uygun?

Eğer tatilinizde önceliğiniz hareket, eğlence, alışveriş ve geniş aktivite seçenekleri ise Marmaris otelleri sizin için daha cazip olabilir. Ancak, daha sakin, doğayla baş başa, huzurlu bir ortamda dinlenmek, kaliteli hizmet almak ve Ege’nin o özgün atmosferini yaşamak istiyorsanız, Turunç otelleri beklentilerinizi fazlasıyla karşılayacaktır. Unutmayın, Turunç’tan Marmaris merkeze ulaşım oldukça kolay olduğu için, dilerseniz Turunç’ta konaklayıp Marmaris’in canlılığını günübirlik ziyaretlerle de deneyimleyebilirsiniz.

Ege’nin İncilerini Keşfedin

İster Marmaris’in enerjik dünyasını, ister Turunç’un dingin güzelliğini tercih edin, Ege kıyıları size unutulmaz bir tatil vaat ediyor. Konaklama tercihiniz ne olursa olsun, Marmaris ve Turunç’un doğal güzelliklerini keşfetmeyi, yöresel lezzetlerini tatmayı ve Ege’nin sıcakkanlı insanlarıyla tanışmayı ihmal etmeyin.

Turunç’un o eşsiz atmosferinde, kaliteli ve size özel bir konaklama deneyimi arıyorsanız, turunchotels.com.tr adresinden Turunç otelleri seçeneklerini inceleyebilir, hayalinizdeki tatil için ilk adımı atabilirsiniz.

Continue Reading

Çok Okunanlar